2 Haziran 2008 Pazartesi

Yağız Efe'nin bugünü

sabah masayı dağıtma aşamasındayım :)
eloş ablam
teyzoşla :)
anneannem salatalık vermiş elime o poz versin ben yiyim :)
teyzoş,eloş ve karşınızda bennn :))
ohhh nasılda mışıl mışıl uyuyorum
babaannemleyim
poz ver yağız efe :)
acaba burda ne yapıyorum ki sanırım altım açık :))

işte burda da Yağız Efe Bey

Bugün oğluşum teyzesi,anneannesi,babaanesi ve ela ablası ile bruncha gitmişler ve oğluşum yeni keşif amacında oldugu için ana koltuğunu istememiş.Gelen giden olunca haliyle inceleme aşamasına girmiş oğluşum.Gün içersindede değişik sesler çıkarmaya başlamış.Sanırım kendi sesini duydukça bağırma konusunda dahada ısrarlı oluyor bu durumda hoşuna gidiyor.çok sevdiği oyuncağından sıkılmış oğluş.Evi aradığımda oğluşun sesi ağlar gibi geldi.anneme yağız efe ağlıyor mu dediğimde'yok kızım gayet mutlu'dedi.Tamam o zaman az da ben konuşıyım dedim.Telefonun hopörlör kısmını açtıktan sonra oğluş sesimi dinlemiş :)) kıyamaz annesi minnoşuna.



Ek Gıdaya Geçiş

Ek gıda demeyelim de aslında yeni tatlara alıştırma safhasındayız.Kitaplar,internet ve ebevynlere ve dokt.sorma aşamasından sonra baktım ki her kaynak farklı bilgi.Bende bir anne olarak kendime yeni bir metod belirleyerek oğluma farklı tatlara başladım.Dün havuç suyunu verdim.Bu işlemi aşama aşama oğlumun karşısında yaparak neler yaptığımı,tadını ve yedirirken faydalarını anlattım başta suratını ekşitsede yemeye devam etti :) Daha sonra su vermek istedim ama pek keyifle yaklaşmadı su olayına :( zamanla alışacaktır.Bu aşama da çok keyif alıyorum.Her farklı tattadaki surat ifadesi çok hoşuma gidiyor.Herkes ilk 6 ay anne sütü ver desede benim oğluşum 5 aylıkken ben yeni tatlara başladım çünkü ek gıdaya geçişe kadar uzun bir zaman katedicez.Bunun için 4-6 ay arasının en ideal zaman oldugunu düşünüyorum.

haftasonumuz

cumartesi sabah anladım ki bugün hep annemleyim ve güne gülücükler saçarak başladım.babamı işe uğurladıktan sonra annemle keyif yaptık ve babaanneme kahvaltıya gitmek için hazırlandık.Annem kapıyı kitlerken benim uykum geldiği için pek bir hırçın tavrımla binayı ayağa kaldırdım annemde beni sakinleştirmek isterken ayağı kayıp düştük ama bana bişey olmadı öyle sıkı tutmuştu ki annem beni.
Babaannemde kahvaltı yapıldıktan sonra ben uyku moduna girdim annemde fırsat bu diyerek beni babaanneme bırakıp kuaföre gitti oğluş sana ve babana daha güzel gözükiyim dedi sessizce ben duydum ama :)
Dedem bizi dışarı çıkardı şileye yolu üzerinde biryer bulup oturduk.Açık hava oldugu için ben pek mutluydum ama annem fotoğraf makinesini almayı unuttuğu için resimlere poz veremedim.Gittiğimiz yerde Zühtüpaşa İlköğretim Okulunun okuma şenliği varmış palyonçolar vardı ben onlara bakarken öyle kendimden geçmiştimki bir balonda bana hediye ettiler ve annemden izin alarak resmimi çekip etkinlikteki fotoların içine benimde resmimi koymak üzere resim çektiler öylede haşin poz verdim ki :)) eve geldik banyo yaptım ohhh rahatlamıştım.babamda işten geldi deymeyin artık keyfime :) eee sonra uyku vaktii...
Pazar günü ise yine babamızın çalışması nedeni ile annişim bugünü bana ve eve ayırmak istedi.Sabah kahvaltıya ela ablam geldi o tencereleri indirdi bende bunu fırsat bilerek tencerelere doğru ulaşmaya çalıştım.sonra annemle oyunlar oynadık beraber uyduk babamız geldi ve ben babamla oyundan sonra uykuya hazırdım.